Kent merkezinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde acil servis dışındaki çalışanlar saat 09.00'da hastane bahçesinde toplandı. Tabip Odası, Aile Hekimleri Derneği, Sağlık ve Sosyal Emekçileri Sendikası (SES), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş, Türk Sağlık-Sen ile Aile Sağlığı Elemanları Derneği'ne bağlı sağlık çalışanlarına hasta ve hasta yakınları da destek verdi.
Açıklama yapan Muğla Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Cafer Şahin, "Yastayız, sağlıkta şiddet can almaya devam ediyor. İsyandayız. Sağlık Bakanlığı ile AKP iktidarını, sağlığı piyasalaştıran, çalışanları köleleştiren ve itibarsızlaştıran söylemlerden vazgeçin diye uyarmıştık. O kadar eylem ve protestolara duymadılar sesimizi. Ama nafile. Çünkü onlar kendi iktidarını korumak için sağlık çalışanlarını korumasız bırakmaya niyetliydiler. ve bir arkadaşımız daha görev yaptığı hastanede yaşamını yitirdi. Öfkeliyiz. Sadece katiller değil, azmettirenler ve önlem almayanlar da bu cinayetten sorumludur" dedi.
YÜRÜYÜŞ DÜZENLENDİ
Basın açıklamasının ardından yüzlerce sağlık çalışanı, hastane bahçesinden İl Sağlık Müdürlüğü'ne kadar 'Artık yeter, Sağlık Bakanı'na soruyoruz, şiddeti durdurmak için daha kaç kişi canından olacak?' adlı yürüyüş gerçekleştirdi. Grup, İl Sağlık Müdürlüğü önüne siyah çelenk bıraktı.
BODRUM'DA PANKART VE SLOGANLARLA KINANDI
Bodrum'daki eylemde devlet hastanesinde bir araya gelen sağlık çalışanları; 'Sağlığı siz yıktınız biz öldürüldük', 'Sadece katil değil ortaklarda açıklansın', 'Şiddetten gına geldi', 'Hastanelerde can güvenliği istiyoruz', 'Sağlıkta dönüşüm şiddetle sürüyor' yazılı dövizler taşıdı. Dr. Kamil Furtun'un fotoğrafının da yer aldığı 'Katil kim biz biliyoruz' ile 'Bu şiddet sona ersin' yazılı dev pankartlar açıldı.
"AZMETTİRİCİLERİNDE BULUNMASINI İSTİYORUZ"
Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi adına Bodrum'da açıklama yapan Kardiyolog Yasemin Demirci, "2005 yılından sonra tam beş doktor acımasızca görev başında öldürüldü. Furtun sonuncusu oldu, yüreğimiz acı ve öfke dolu. Bu münferit bir vaka değildir. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar 'Doktor efendi dönemi' bitti diyenlerdir. Doktorların eli hastanın cebinde, doktor efendi 'mani peşinde' deyip miting alanlarında vatandaşa sağlıkçıları yuhalatanlar, mafya bozuntularını taşeron adı altında hastanelere sokanlardır. Bizler sadece katilin değil azmettiricilerin de bulunmasını istiyoruz. Bugün şiddete uğradığımız hastanelere girmiyoruz. Sağlık müdürlükleri önlerine siyah çelenk bırakacağız" dedi.
Eylem "Susma haykır şiddete hayır" ve "Sağlıkçılar ölüyor bakan uyuyor" sloganları ve alkışlar eşliğinde sona erdi.
ORTACA'DAN DA TEPKİ
Ortaca İlçesi'ndeki eylem ise Devlet Hastanesi bahçesinde gerçekleştirildi. Eyleme; hastanede görevli sağlık çalışanlarının yanı sıra Ortaca Özel Yücelen Hastanesi doktorları, hasta ve hasta yakınları da destek verdi. Ortaca Devlet Hastanesi Başhekimliği ve Muğla Kamu Hastaneler Birliği temsilcileri tarafından bir bildiri okundu. Ardından konuşma yapan Türkiye Tabipler Birliği Ortaca Temsilcisi Dr. Esin Arbil ile Sağlık-Sen Ortaca Temsilcisi Dr. Altan Özkaya da saldırıyı kınadı.