Bir önceki yazımın başlığı “Bodrum’un Yarası” , “Bodrum’un Foyası” olmalıymış meğer..
Yazımdaki küçük bir paragrafın “foyaları” bu denli çıkarmakta etkili olacağını tahmin etmemiştim.
Neydi “Foya Çıkaran” paragraf?
( Bazı akbıyıklı köşe yazarları da bu fırsatçılığın adeta teorisyenliğini yapıyor, savcı edasıyla iddianame hazırlar gibi koltuktaki emanetçilere, aklınca yol gösteriyor. Ama telaş yok eskiden olduğu gibi Bodrum‘da "Kargalar ötünce bülbüller susmuyor.)
Hakkımda yazılanları okudum, okudum ve üzüldüm, lakin kendi adıma değil, yazanın adına!
Yazı, erdem ve onuru yüceltmeyle başlıyor ancak sonrasında fikir mücadelesini bırakıp bel altı vurmaya çalışıyor. Yazı bu sebepten erdemsiz ve onursuz bir noktaya doğru gidiyor, yazık!
Eğer bir köşe yazarının yazısından alınıp karşı yazı yazıyorsanız, o yazı ile aynı fikri, siyasi ve felsefi seviyede kalmaya özen göstermeniz gereklidir. Bu size saygı duyulmasını sağlar.
Yok eğer, üzerinize ( her nedense?) alındığınız yazı ile fikri, felsefi ve siyasi anlamda tartışma yeterliliğiniz yok ise bel altı vurma yada konuyu başka yerlere çekmeyi denersiniz. Benim için yazılan karşı yazıda da öyle yapılmış.
Ama bu durum o abimizin ne tecrübesine, ne olgunluğuna nede birikimine yakışmadı.
Lakin beni çekmeye çalıştığı alan, ona bu aklı verenlerin, bataklıkları, kokuşmuş dehlizleri ve dipsiz kuyularıdır. Çıkar menfaat ve ilişkilerinin alanıdır o alanlar. Bodrum’u Eşdaş, Yandaş, Partidaş menfaatlerine kurban ettikleri alanlardır. CHP ilçe teşkilatındaki bir grup ile Belediye arasında oluşturulmuş menfaat ağlarının oluşturduğu alanlardır.
Önce sizin sorunuza cevap vermeli;
Siz belediye ile ticari ilişkilerimin 3 yılını sormuşunuz, ben 8 yılın hesabını vermeyi teklif ediyorum. Yönetiminde olduğunuz belediyede her türlü bilgi belgeye ulaşma şansınız var, hodri meydan. Açıklayın, Özay KARTAL’ın Mazlum Başkanın CHP’li belediyesinde 1 yılda yaptığı iş miktarı Kocadon başkana 3 yılda yaptığı iş miktarından fazla mıdır, değil midir.? Bu nu açıklamaz iseniz KARAÇALICISINISIZ (müfterisiniz) ve ONURSUZSUNUZ .
Menfaat ve yalakalık ilişkisinde olanlar; hapiste olanların değil iktidarda koltukta oturanların yanındadır. Bu satırların yazarı; menfaatleri için değil doğru bildiği liderin yanında durdu, seçimlerde risk aldı. Haksız, panik ve korku içinde olan siner ve saklanır, doğruların yanında olan ise, HODRİ MEYDAN der, diyorum da.
Şimdi ben soru soracağım, Bodrum halkına gerçekleri göstermek adına.
Anlasın bu halk CHP ilçe teşkilatı neden siyasi rakipleriyle değilde, Bodrum’u bekleyen siyasi tehlikelerle değilde kendilerini eleştirenlerle uğraşıyor.
Neden? CHP ilçe teşkilatı yıllardır aynı isimlerin aynı soyadı taşıyan bir grup ailenin kontrolü altında?
Neden bu isim ve aileler CHP’ye gönül veren üye ve delegelerin siyasi umutlarını sömürüp kendi gemilerini yürütüyor.
Soruyorum; EŞDAŞ, YANDAŞ VE ADAŞLARA
Kim? CHP İlçe yönetimindeyken, kocası Bodrum Belediyesinde meclis üyesi ydi.
Kim? CHP ilçe başkanı iken, karısı belediye meclis üyesiydi
Kim? CHP’de ilçe yönetim kurulu üyesi iken, eşi belediyede müdüre olarak çalışıyordu.
Kim? CHP ilçe yönetim kurulu üyesi iken eşi Bodrum Belediye garajında işe alındı.
CHP Belediye başkan vekili ile CHP ilçe teşkilatı başkanı arasında akrabalık var mı?
Kaç ,EŞDAŞ, YANDAŞ VE ADAŞ Bodrum Belediye mülklerinde kiracı.
Kaç , EŞDAŞ, YANDAŞ VE ADAŞ Bodrum Belediyesi kadrolarında işçi, memur?
Bu sorulara verilecek cevaplar, Pandora’nın Kutusunun açılmasına neden olur.
Bodrum halkının yerlisiyle yabancıyla bu gerçekle yüzleşmesi lazım.
CHP İÇİNDE OLAN BU EŞDAŞ, YANDAŞ VE ADAŞ KADRO CHP’YE EN BÜYÜK ZARARI VERİYOR.
Bu kadro, mevcut düzene muhalif insanların, samimi CHP’lilerin ve delegelerinin siyasi umutlarını sömürüyor.
Bu kadro böyle giderse, Bodrum’u AKP ve MHP’nin siyasi kadrolarına teslim edecek.
Kaygım ve feryadım, sadece bu noktadadır.
Nietsche; “Umut en büyük kötülüktür çünkü işkenceyi uzatır.” der.
CHP’nin siyasi felsefesiyle alakası olmayan bu güruhtan Bodrum halkının umudunun kesmesi gerek, CHP’nin önünü açmak adına.
“Ne demiştik? Bodrum’da artık kargalar ötünce bülbüller susmuyor.”
( Not; Yazımı yayına almak üzereyken CHP’li Yalıkavak Belediye Başkanının CHP’den istifa haberi geldi. İstifa açıklamasından kısa bir bölüm; “Dünya üzerinde ya da çevremde ne olursa olsun beni sadece ben ilgilendirir demek ise başarısızlığa giderek yalnızlığa götürür. Partimi şu aşamada işte bu hazin durumlarında gözlemliyorum”
Umarım Bodrum’u yavaş yavaş AKP ve MHP’nin kucağına ittiklerinin farkına varırılar. Yoksa aynı tas aynı hamam da kalmayacak.)
