Özelleştirme aşamasından itibaren tepki çeken projeye ilişkin geçtiğimiz aylarda düzenlenen eyleme katılan CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, “Tek bir imzayla buradaki yeşillikleri, ağaçları, herkesin kullanacağı ortak alanları birisine peşkeş çekiyor” ifadelerini kullanmıştı
Muğla’nın Bodrum İlçesi Bitez Mahallesi’nde bulunan ve önceki yıl Özelleştirme Dairesi Başkanlığı’nın yaptığı ihalede, üzerinde yüzlerce ağacın bulunduğu 29 dönüm hazine arazisini 242 milyon liraya satın alan Rekuba İnşaat tarafından başlatılan lüks konut projesinde inşaat çalışması başladı.
Özel bir hastanenin sahiplerinden Ömer Emre Kubba ve iktidara yakın belediyelerden aldığı yol ve inşaat ihaleleriyle adını duyuran Veysel Reşitoğlu adlı iki genç iş insanı tarafından, ihaleden çok kısa bir süre önce kurulan REKUBA adlı şirket, 26 teklifin verildiği ihalede araziyi satın almıştı. Tepki çeken ihalenin ardından arazideki yüzlerce ağacın kesilmesi tepkileri daha da artırmıştı.
Tepkiler kapsamında CHP Bodrum ilçe örgütü de eylem düzenlemişti. Düzenlenen eyleme CHP’li Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel ile CHP Muğla Milletvekilleri katılmıştı.
ÖZGÜR ÖZEL ‘HIRSIZLIK’ DEMİŞTİ
Eylemde konuşan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, özelleştirmenin herkese yapılan bir hırsızlık olduğunu belirtmiş “1980’lerden bugüne kadar hiçbir yönetimin tenezzül etmediği bir şeye tenezzül etmişlerdir. Doğayı, çevreyi korumak ve kamunun hakkını kollamak için sosyal donatı alanı ayrılmış. Siz orayı özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çekmeye kalkarsanız bu ahlaken ayıplı bir durumdur. 40 yıldır korunun bir varlığa para uğruna, bakalım kime veriyorlar ne yapıyorlar, ama birilerine verdiği söz uğruna tek bir imzayla buradaki yeşillikleri, ağaçları, herkesin kullanacağı ortak alanları birisine peşkeş çekiyor. Bu hepinizden yapılan bir hırsızlıktır. Hepinize karşı yapılan bir haksızlıktır. Bu haksızlığa sadece muhalefet partilerinin, çevrecilerin, sivil inisiyatiflerin, sivil toplum örgütlerinin değil vicdanı olan herkesin karşı çıkması gerekmektedir” ifadelerini kullanmıştı.
DANIŞTAY’A DAVA AÇILMIŞTI
Yöre halkı hazineye ait kamu arazilerinin satışına ve ağaç kesimine tepki gösterirken, satış öncesinde imar planları değiştirilerek yapılaşmaya açılan alan için Danıştay’a iki kez iptal davası açıldı. Bodrum Belediyesi de imar planlarının iptali için dava açmıştı. Belediyenin açmış olduğu dava sürerken, site sakinlerinin açmış olduğu davada Danıştay 6. Dairesi davanın reddine karar verdi. Yine yürütme durdurma talepleri mahkemeden döndü.
Geçmişteki imar planlarında kumsal, sosyal tesis alanı, spor alanı, ağaçlandırılacak alan, yol ve otopark olarak halkın kullanımına sunulan AKTUR Sitesi girişindeki eski kamu arazilerinde devam eden yargı sürecine karşın geçtiğimiz yıl şantiye kurularak inşaat için hazırlık çalışmalarına başlanmıştı.
Geçtiğimiz günlerde Bodrum Belediyesi’nden yapı ruhsatını alan firma inşaat çalışmalarına başladı. Çalışmalar kapsamında ağaçlar kesildi ve deniz kıyı çizgisine beton döküldüğü görüldü. Alanda inşaat zemin çalışmaları tüm itirazlara rağmen sürüyor.
ÖNAT: 801 AĞAÇ KESİLDİ
AKTUR sitesi sakinlerinden Murat Musa Önat, İnşaat yasağı başlamasına sayılı günler kala, hummalı bir çalışmayla inşaata girişilmiş olmasını hayretle karşıladığını belirtti. Site sakinlerinin yıllarca emek verdiği 801 ağacın kesildiğini belirten Önat, “Söz konusu arazi, 70’li yılların sonlarında başlayan Aktur projesi içerisinde kalan bir arazidir. Bodrum Aktur projesinin başlangıcından bu yana hep yeşil alan olan, Bodrum Belediyesinin sosyal donatı alanı olarak belirlediği bir alandır. Bodrum Aktur Çevre Koruma Derneği eli ile dikilen, içlerinde fıstık çamları, sakız ağaçları ve zeytin ağaçları olan 801 ağacın; katilini de bu özelleştirme sonrası büyük üzüntü ile izlediğimiz de yine bu arazidir. Akturluların, çevreye verdiği bir katkı idi o 801 ağaç. İnanın iş makineleri ile sökülüp atılmasını izlemek çok korkunçtu. Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’ın Corona’dan muzdarip olduğu halde gösterdiği çaba sayesinde iş makineleri ile yapılan katliam kısa sürede durdurulabildi. Ama ardından Orman İl Müdürlüğünden aldıkları izin ile işlerine devam ettiler, ne yazık ki. Hazineden Özelleştirme İdaresine geçirilip Kıyı Kenar Çizgisine dahi uyumlandırılması yapılmadan: Özelleştirme İhalesine gidilen bu yer ile ilgili mebzul miktarda dava yürüyorken, bir şekilde parselizasyon yapılmış olması. Ama söz konusu arazinin içerisindeki tek bir parsel için alınan inşaat ruhsatı ile inşaat yasağı başlamasına sayılı günler kala, hummalı bir çalışmayla inşaata girişilmiş olmasını; hayretle karşılıyor ve manidar buluyorum” dedi.
MUCEP: BİZ BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ
Söz konusu alanda inşaatın başlamasını değerlendiren MUÇEP Eş Sözcüsü Mirbahattin Demir, adı geçen hazine arazisinin 1986 yılında Bodrum’daki yerel yönetimin verdiği kararla sosyal donatı alanı, ağaçlandırılacak alan olarak planlara işlendiğini ve ağaçlandırıldığını belirtti. Demir, “Ta ki sıfırı tüketen iktidar, 2019 yılında verdiği kararla 20/40 imara açıldı. Burası hazine parseliydi alelacele AKP Genel Başkanının tek imzasıyla Özelleştirme Dairesine devroldu. AKP iktidarı özelleştirme kararı ile sattı burayı. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan, hiçbir kamusal karşılığı olmayan bu uygulamanın Bodrum halkı olarak, Bodrum çevrecileri olarak sonuna kadar karşısındayız. Ankara’da bu işin peşini bırakmayacağız. MUÇEP olarak Bodrum’un doğasına karşı geliştirilen her türlü girişime karşı olacağız. Mahkeme süreci devam ederken inşaatın başlamasını doğru bulmuyoruz. Defalarca yürütme durdurma talepleri görmezden gelindi. Biz bu işin peşini bırakmayacağız" dedi.
Kaynak: Bodrum / Selçuk Arslan