Basın açıklamasında; Gümüşlük Atıksu Arıtma Tesisinin kapasitesinin 4 kat arttırıldığını, bu miktarın günlük 9900 m3 yani 10 tonluk 1000 adet tankere eş değer olduğunu ifade eden STK’lar, bu miktar atık suyun Demirciler deresinden bugün de olduğu gibi kapalı koya yani yüzme alanına boşaltılmasının hiçbir şekilde kabul etmediklerini belirttiler.
Protestoya katılan kurumlar adına açıklama yapan Bige Karan, “Gümüşlük Atıksu Arıtma tesisinin kapasitesi 4 kat arttırılıyor. Bu miktar günlük 9900m3 yani 10 tonluk 1000 adet tanker ediyor. Bu miktar Atıksuyun Demirciler deresinden, bugünde olduğu gibi kapalı koya yani yüzme alanımıza boşaltılması hiçbir şekilde kabul edilemez. Bu ilgili mevzuatlarla yasaklanmıştır…” dedi.
Bir buçuk senedir, projenin sorumlusu olan Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MUSKİ), İller Bankası ve Dünya Bankası ile projedeki hataları, eksikleri ve ilgili yasalara ve bilimsel anlayışa uygun olmayan hususları söylediklerini ve tartıştıklarını ifade eden Karan açıklamasının devamında şu ifadelerde bulundu:
“Özellikle kapalı bir koy olan Gümüşlük koyuna arıtılmış dahi olsa atık suyun deşarj edilemeyeceğini ifade ettik. En son 24 Ekim 2022de MUSKİ ve İller Bankası ile 3 saatlik toplantı yaptık. İtirazlarımızı tekrar ifade ettik. Neticede, Gümüşlük Koyu’nun “kirlilik taşıma kapasitesi”nin araştırılmasının gerekli olduğuna talebimiz üzerine karar verdiler. 15 Kasım 2022de aldığımız yazılı açıklamada, itiraz ve çekincelerimizin düzeltilmesi konusunda herhangi bir adım atmayıp, maddi nedenlerden dolayı taşıma kapasitesinin tespitine yönelik çalışma yapmayacaklarını bildirdiler. Sadece eğer para işini halledebilirler ise 2026 yılından sonra o da belirli “miktar atıksu için” karasal alandan sulama amaçlı yatırımın başlayabileceğini ifade ettiler. Sonuçta yazışmalarla, toplantılarla ve 1200 imzalı dilekçe ile ifade ettiğimiz itirazlarımızı değerlendirme dışına bıraktılar.”
“Gümüşlük ve Koyunbaba halkı Turgutreis Arıtmaya bağlanamamasından sorumlu değildir…”
Bige Karan ayrıca halkın taleplerini göz ardı eden tek yanlı böyle bir davranışı asla onaylamadıklarını ve kabul etmediklerini de belirterek, “Kapasitesi arttırılan arıtma tesisi ile plajlarda yer alan terfi istasyonlarının Gümüşlük Koyuna, Çukurbük ve Koyunbaba plajlarına, bölge halkına, kıyı işletmelerine ve Gümüşlük ekonomisine telafisi mümkün olmayan bir yıkım getireceği apaçık ortadır. Ayrıca karada kullanabilecek son derece önemli bir su kaynağının da heba edilebileceğini görüyoruz. Benzer bir tesise bölgemizde ihtiyaç olduğu açıktır. Ancak ÇED kararı alınmış ilk proje olan Turgutreis arıtmaya “öngörülmeyen nedenlerden” dolayı bağlanamamasından Gümüşlük ve Koyunbaba halkı sorumlu değildir ve bu nedenle cezalandırılamaz.” dedi.
Fotograflar
