"HALİKARNASOS’TAN BODRUM’A GİZEMLİ YOLCULUK" başlığıyla kaleme aldığı yazısında Ahmet Karataş şu ifadelerde bulundu:
Özgün ve stratejik fikirleriyle Bodrum’a değer katma gayreti içinde gördüğüm sevgili Özay KARTAL, geçen hafta (6 Temmuz 2023) Dibeklihan’da güzel ve heyecanlı bir sunum yaptı.
2400 yıl önceki Karyalıların antik Halikarnasos kentinin üç boyutlu modellemesi üzerinden sunduğu animasyonla bize el feneriyle tarihe bir yolculuk yaptırdı.
Özay KARTAL’ın Akademia Vakfı faaliyetleri kapsamında antik şehir surlarını gün yüzüne çıkartıp turizme kazandırması da şehrin efsanevi tarihine güzel bir dokunuştu.
Umarım bu yeni çalışması bir başlangıç, bir işaret fişeği olur. Şehrin altında yatan o muhteşem arkeolojik hazine gün yüzüne çıktığında Bodrum için yeni bir turizm çağının başlangıcı olacaktır.
Bilimsel – Arkeolojik bulgulara sadık kalınarak hazırlanmış bu çalışma için Sayın Özay KARTAL’ı tebrik ediyorum. Özellikle sunumda ki bir tespitinin altını çizmek istiyorum. Sevgili Özay’ın bugünkü Yunan’ın, isim örtüşmesi dışında ANTİK YUNAN’la ve Karyalılarla etnik ve tarihi bir bağı yoktur saptaması umarım bundan sonraki çalışmalara ışık tutacaktır. Bir başka deyişle bugünkü Yunan, Antik Yunan’ın devamı değildir.
Karyalılar da tıpkı Hititler, Sümerler ve İyonlar gibi Anadolu’muzun kadim bir kavmidir. Yani özbeöz Anadolulu’dur. O nedenle bu topraklarda yaşamış, medeniyetler kurmuş kavimlere ve onların bilimsel ve arkeolojik miraslarına sahip çıkmak Anadolu kültür mirasına sahip çıkmakla eşdeğerdedir.
Tarihin babası olarak bilinen Herodot Bodrumludur. Tıbbın babası Hipokrat İstanköylüdür. İyonya aydınlanmasının öncüsü Filizof Thales Miletli (Batı Ege) dir. Yani bu toprakların değerleridirler.
Antik dönemlere ait arkeolojik kalıntıları gün yüzüne çıkarmak bizi küçültmez, üstelik kültür varlığımızı ve turizm çeşitliliğimizi zenginleştirir. Bodrum, bu cesur ve doğru projelerle çok büyük değer kazanır.
Özay KARTAL’ın üç boyutlu modellemesiyle anlatmaya çalıştığı Mars mabedi, Gymnasrum, diğer tapınaklar ve şehir surları gün yüzüne çıkarıldığında Bodrum kültür, tarih ve turizm açısından çok şey kazanacaktır. Tüm dikkatleri bu projelere çekmek için gereken neyse yapılmalıdır. Tabii ki Bodrum’u çirkinleştirmekten ve betonlaştırmaktan vakit bulabilirsek.
Bodrum sevdasının bir yansıması olarak gördüğüm Özay KARTAL’ın bu sembolik çalışmasının, daha birçok orijinal projeye öncülük yapacağını düşünüyorum.
Mesela, İstanbul’daki Panorama 1453 gibi Bodrum’un antik tarihi pekâlâ canlandırılabilir. Her gelen turiste merak uyandıracağı ve görmek için can atacağı Bodrum’un derinliklerine yolculuğun, turizme kazandıracağı maddi ve manevi katkıları düşündükçe şimdiden heyecanlanmaya başladım.
Menteşe Beyliği ile başlayan Türkleşme süreci, şövalyeler dönemi, Kanuni Sultan Süleyman, Kurtuluş savaşı ve mübadele süreci de Panorama projemizin ikinci ayağı olursa Bodrum tarihini bütüncül olarak gelen misafirlerimize sunmuş oluruz. Bu ise, kültür ve tarih ziyafeti ülkemizin ve Bodrum’un tanıtılması için önemli bir fırsat olacaktır.
Yerel seçim öncesi adaylarımızdan böylesi vizyoner ve aksiyoner projelere sahip çıkmalarını bekliyoruz.
Bu projelere ilave olarak, Antik Yunan’dan, Herodot’tan başlayan, Turgutreis, Avram Galanti ile devam edegelen şahsiyetlerimiz başta olmak üzere, Türk bilim tarihine geçmiş müstesna bilim ve siyaset insanlarımızın en güzel şekilde tanıtıldığı SANAL BİLİM TARİHİ MÜZESİ, yeni nesillere öyle bir ışık tutar ki geleceğimiz aydınlanır, gençlerimiz kompleksten ve Batı taklitçiliğinden kurtulur. Hepsinden önemlisi insanımızın öz benliğine dönüş yolculuğu Bodrum’dan başlamış olur.
Neden olmasın? İnanırsanız olur, Lider risk almalı, lider büyük düşünmeli, lider geleceği doğru okumalıdır.
Hoşça kalın
Bodrum’suz kalmayın.