Bu kalıp size tanıdık mı?
Kime ne söylesem bunu söylüyor, arada ben de söylüyorum; “Amaaan ona bakacak olursak”
Bu cümlenin sonrası devamlı değişiyor.
“Amaaan ona bakacak olursak neler yiyoruz!”
“Amaaan ona bakacak olursak kimler neler çaldı!”
“Amaaan ona bakacak olursak aklımızı oynatırız!”
“Amaaan ona bakacak olursak telefonu elimize almamamız gerekir!”
“Amaaan ona bakacak olursak çocuk da doğurmamak gerek.”
Bana da hayat bazen aynen böyle geliyor. Sık sık kullandığım “Ohoooo!” nidası da bu cümlenin kısaltılmış hali zaten.
Peki biz neye, kime, ne zaman bakacağız acaba? Bu yazı gidişatı gereği politik bir eğilim aldı ama ben hiç sevmem klavye şövalyeliğini, hemen bu yoldan çıkayım.
Daha yeşil bir şeylerden söz edeyim.
ABD’nin Nevada kentinde dekoratif çimler yasaklanmış. Nedeni ortada! Baktım, çöl gibi bir yer Nevada, gidenler daha iyi bilir. Bu çöl gibi şehirde, alakasız yerlere yaklaşık 21 kilometre karelik bir alana çim ekilmiş. 21 kilometre kare! Ekilen çimin ise tek bir görevi var: İnsanların gözüne güzel görünmesi. Çimin ihtiyacı olan su normal ağaçların dört katı. Kaktüsleri saymıyorum bile. Onların, kimsenin suyunu arsızca tükettikleri yok.
Peki niye çim ekiyoruz? Çok seviyoruz yeşili dünya insanları olarak! Nevada ya da Nevşehir fark etmiyor.
Çim bir statü sembolü. Bizi zengin ve bakımlı gösteriyor. Kirimizi kapatıyor aslında.
Neyse bende bu bilgiler birikince istemeden paylaşmak istiyor canım. Aslında insan 50 küsur yaşına gelince kiminle ne paylaşması gerektiğini öğrenir ama ben öğrenemiyorum.
Dün bir arkadaşımın evini ziyaret ettim. Akşam üstü verandada otururken çalıştı sulama. Bir kahve içtik, üstüne fal baktık. Sonra karpuz yedik, karpuzun çekirdeklerini çitledik (Bunu ben tek başıma yaptım aslında, çok severim). Dedikodu yaptık, dünyayı kurtardık. Hazır kurtarıyorken dayanamadım, “2 saate yakındır sulanıyor çimler” dedim, “Bu korkunç bir israf”
Akıllı da bir kadın, döndü baktı şöyle:
- ‘Valla çim de olmayınca çok yoz oluyor bahçe’ dedi.
- ‘Evet ama..’ dedim, ‘kalmayacak bir zaman sonra. Değil çimi sulamaya yüz yıkamaya kalmayacak’
İşte bu yazının başlığı olan cümle tam da beklendiği üzere o anda geldi:
- Amaaan ona bakacak olursak koca koca Aqua Parklar, havuzlar, dev bahçeler, neler neler var. Benim 40 metrekare bahçemden bir şeycik olmaz.
Doğru söylüyor.
Ama işte, insan umut ediyor, belki birileri daha katılır da çok oluruz, milyon oluruz, erteleriz zaten gelmekte olan felaketleri diye…
Geliyorlar çünkü.
Görmek istemesek de kabul etmesek de…
Belki benim yazımı okuyan biri de ‘Haklı kadın yahu!’ der. Birini daha ikna eder.
Olur mu ki?
Amaaan ona bakacak olursak kimler neler yazıyor da kimse kılını kımıldatmıyor.
Gördüğünüz üzere kendini imha eden yazı yazdım. Meraklısına!