Başbuğ, Bodrum'da bir sanatevinde "20. Yüzyılın En Büyük Lideri: Mustafa Kemal", "Terör Örgütlerinin Sonu" ve "Suçlamalara Karşı Gerçekler" isimli kitaplarını imzaladı.
Burada söyleşiye de katılan Başbuğ, Balyoz davasıyla ilgili oyarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bu sürece hazırlıksız yakalandığını ifade etti.
"MİT İLE TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ARASINDAKİ KÖPRÜ ZAYIFLADI"
"Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri böyle haince bir planlama olabileceğini düşünemedi, düşünemezdi" ifadelerini kullanan Başbuğ konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazı konularda hazırlıksızsınız. Başlangıçta bizim tabirimizle bir asimetrik, psikolojik hareket yürütüldü. Bununla mücadele çok zor bir olay. İşin özüne bakarsanız bu bir istihbarat savaşı. İstihbarat savaşında çok güçlü istihbarata sahip olmanız lazım. İstihbarat olarak zayıfsınız. Özellikle Milli İstihbarat Teşkilatı'nın tamamen sivillere verilmesi bu doğal, buna karşı çıkmıyoruz. Ama MİT'te sizin de ünitelerinizin olması lazım. Bu başarılamadı. MİT ile Türk Silahlı Kuvvetleri arasındaki köprü zayıfladı. İstihbarat açısından MİT'e bağlısınız. Burada dış istihbarattan bahsetmiyorum. İç istihbarattan bahsediyorum. Oynanan oyunu kimle oynuyor, nasıl oynuyor, kimler var? Bunun size kim verecek burada bir boşluğumuz var."
Bazı olayları zamanında doğru okuyamadıklarını belirten Başbuğ, "Askeri yargı da bu konuda tam hazırlıklı değildi. Askeri yargı bir anda bambaşka olaylarla karşı karşıya kaldı" diye konuştu.
"Kara, hava, deniz kuvvetlerinde önemli kadroların tasfiye olduğunu görüyorsunuz"
Türk Silahlı Kuvvetlerine ağır bir darbenin vurulduğunu öne süren Başbuğ, şunları kaydetti:
"Ağır bir fatura çıkıyor karşınıza. Özellikle Deniz Kuvvetleri'ne baktığınız zaman ciddi bir darbe var. İleride komuta makamına gelecek, terfi edecek, geleceği açık personelin tasfiye olduğunu görüyorsunuz. Yazıktır bu. Bugün en büyük kapsamlı dava Balyoz davasıdır. 240 kişiyi silahlı kuvvetlerinden tasfiye eden bir operasyon. Baktığınız zaman hepsi değerli arkadaşlar. Bunu ordu nasıl kapatacak? Seneler alır. İnsan en önemli silah. İnsan kolay yetişmiyor. İnsanın yetişmesi yıllar alır. Bir tane deniz yüzbaşısını alıp komodor yapamazsınız. Kara, hava, deniz kuvvetlerinde önemli kadroların tasfiye olduğunu görüyorsunuz. Darbe aslında silahlı kuvvetlerine vuruldu. Operasyonun ya da darbenin hedefi Türk Silahlı Kuvvetleriydi."
"TÜRK SAVUNMA SANAYİSİ SON YILLARDA ÇAĞ ATLADI"
Türk savunma sanayisinin son yıllarda çağ atladığını hatırlatan Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetlerinin son 20 yılda inanılmaz bir noktaya geldiğini söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin kendi tankını, helikopterini yapacak pozisyona ulaştığını dile getiren Başbuğ, kuvvetlerin teçhizat açısından dışa bağımlılığının azaltılması gerektiğini vurguladı.
