Muğla’nın Bodrum ilçesi genelinde yıllardır süregelen kıyı ve kenar çizgisi ihlalleri, Bodrum Kent Konseyi ve Muğla Çevre Platformu’nun da (MUÇEP) yakın takibinde. İşgallerin sona erdirilmesi için gerek hukuki yollar ile gerekse kitlesel eylemler ile karşı durulmaya devam ediyor.
“Kıyılar, sahiller halkındır, halkın kalacak”
Kıyı Kenar ihlalleri, Anayasanın 43. maddesi ile düzenlenmiş ve ‘Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.’ denilerek kıyıların kullanımında kamu yararının gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca Kıyı Kanunu 5. Maddesi ile de kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve herkesin eşit ve serbestçe yararlanmasına açık olduğu yasal olarak düzenlenmiştir.
Geçtiğimiz aylarda yapılan bir eylemde Bodrum’da denize girmelerinin engellenmek istendiğini ifade eden 7 ayrı sitenin sakinleri tarafından avukatları eşliğinde kıyı işgallerine karşı bir basın açıklaması yapılmıştı. Söz konusu bölgede otel inşaatı olduğu, halkın denize girdikleri alana malzemelerin yığıldığını ve denize girmelerinin engellenmek istendiği ayrıca bir beach club yapılma planının olduğu ifade edilmişti.
Site sakinlerinin avukatı Alican Esen, kıyıların ve sahillerin halkın olduğunu ifade ettiği basın açıklamasında, “Her ne kadar anayasal düzende kıyıların halkın kullanımında olduğu ve kıyı kullanımında kamu yararının gözetileceği belirtilmiş olsa da 3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizde kıyılar rant amacıyla kullanılmakta ve halkın kıyılardan istifade etmesinin önüne geçilmektedir. Halkımız bazen haklarını bilmediği için, bazen ise mahcubiyetinden ve tadımız kaçmasın anlayışından, bu haksız ve hukuksuz duruma sessiz ve tepkisiz kalmaktadır. Biz bugün bu mahcubiyet algısını kırmak ve sahillerden haksız şekilde rant elde etmeye çalışanların tadını kaçırmaya kararlı olduğumuzu belirtmek için buradayız.” dedi.