Antik kaynaklarda Leleg kentleri arasında adı geçen Madnasa, Kaleyıkığı sırtlarında hâlâ seçilebilen akropol, teras yapıları, sarnıç ve mezar izleriyle ayakta kalma mücadelesi veriyor. Ancak bölge çevresinde açılan yeni yollar, yoğun inşaat hareketleri ve belirsiz sit sınırları, uzmanların “sessiz tahribat” dediği bir süreci tetikliyor.
Yüzey araştırmalarında belgelenen sur izleri ve konutsal yapılar henüz tamamen yok olmuş değil; fakat arkeologlara göre bozulma süreci hızlanıyor ve her kaçak hafriyat antik dokuya geri dönüşü olmayan zararlar veriyor.
Araştırmacı Bünyad Dinç, “Madnasa yazınca antik kent değil, villalar çıkıyor. Oysa burada yüzlerce yıllık kalıntılar vardı. Bu sessiz talanı kimse fark etmedi” diyerek bölgedeki dönüşüme dikkat çekiyor.
Uzmanlar, Bodrum’un Leleg mirasının korunabilmesi için güncel envanter hazırlanması, sit sınırlarının netleştirilmesi, denetimlerin sıkılaştırılması ve bilimsel çalışmaların yerel kurumlarla birlikte yürütülmesi gerektiğini vurguluyor.
2.500 yıllık Madnasa hâlâ orada… ancak her geçen gün görünmez oluyor.